ESO’nun Çok Büyük Teleskop’u ile elde edilen bu yeni resimdeki keskin kırmızı bulut NGC 371 yıldız kümesini saran ışıldayan hidrojen bölgesidir. Bu yıldızımsı bölge komşu gökadamız Küçük Macellan Bulutu’nda bulunmaktadır.
Görüntüye hakim olan nesne taşkın kan ile dolu bir havuza benzeyebilir, fakat ölümle bağlantılı olmasından ziyade, HII olarak bilinen iyonize olmuş hidrojenin yüksek oranda yeni doğmuş yıldızlardan meydana gelen yıldız oluşum bölgeleridir. Bu bölgelerin bir örneği de bir bulutsu tarafından sarılmış NGC 371 açık kümesidir. Açık kümelerdeki yıldızların hepsi aynı HII bölgesinde oluşurlar, zamanla hidrojenin çoğu yıldız oluşumu tarafından harcanır ve resimde görüldüğü gibi geride hidrojen kabuğu ile sıcak genç yıldızların yer aldığı bir küme kalır.
NGC 371’e ev sahipliği yapan cüce Küçük Macellan Bulutu gökadası, yaklaşık 200 000 ışık yılı uzaklıkta yer almaktadır bu nedenle, Samanyolu’na komşu en yakın gökalardan biridir. Ayrıca, Küçük Macellan Bulutu’ndaki NGC 371 içinde yüksek parlaklıkta yıldızlardan, ölü yıldızların süpernova kalıntılarına kadar gelişimlerinin her evresinde yıldıza rastlamak mümkündür. Bu enerjik gençler, her yönde yüzlerce yıl genişleyen renkli parlaklıkta yanan, ebeveyn bulutsularından geriye kalan hidrojen gibi etrafı saran gazın neden olduğu büyük miktarlarda morötesi ışınım yayarlar. Bu olay, ESO’nun Çok Büyük Teleskop’u üzerindeki FORS1 cihazı kullanılarak çekilen bu görüntüde güzel bir şekilde resmedilmiştir.
Açık kümeler kesinlikle nadir değildirler; kendi Samanyolu’muzda pek çok güzel örneği var. Yine de, NGC 371’e içerdiği beklenmedik biçimde büyük miktarlarda değişken yıldızlardan dolayı özel bir ilgi vardır. Bunlar zamanla parlaklıklığı değişen yıldızlardır. Değişken yıldızın özellikle yavaşça zonklayan B yıldızları olarak bilinen ilginç bir türü, astrosismoloji [1] yoluyla yıldızların iç kısımlarını incelemek için kullanılabilir ve NGC 371 içinde bunlardan çok miktarda tespit edilmiştir. Değişken yıldızlar astronomide hayati bir rol oynarlar: bazı türleri çok uzak gökadalara olan uzaklığın ve Evrenin yaşının belirlenmesinde çok önemlidirler.
Bu görüntünün verileri Gizli Hazineler yarışmasının [2] bir parçası olarak Manu Mejias tarafından ESO arşivinden seçilmiştir. Manu’nun resimlerinden 3 tanesi ilk yirmiye girdi; NGC 371 resmi yarışmada altıncılık aldı.
Notlar
[1]Astrosismoloji, salınım yaptıkları farklı frekanslara bakarak yaşayan yıldızların içsel yapısının incelenmesidir. Bu, depremlere ve onların salınımlarının gezegenin içlerine doğru nasıl gittiklerine bakarak Dünya’nın yapısının incelenmesine benzer bir yaklaşımdır.
[2] ESO’nun Gizli Hazineler 2010 yarışması amatör astronomlara ESO’nun büyük astronomik veri içeren arşivlerinde başvuranlar tarafından aydınlatılmaya ihtiyaç duyan iyi gizlenmiş şeyleri bulma ümidiyle araştırma yapma fırsatı verdi. Katılımcılar neredeysa 100 başvuru yaptılar ve on tecrübeli kişi oldukça etkileyici ödüller ile ödüllendirildi yarışmanın birincisi dünyanın en gelişmiş teleskoplarına ev sahipliği yapan Şili Cerro Paranal’daki ESO’nun Çok Büyük Teleskop gözlemevine seyehati kazandı. On kazanan katılımcı toplamda 20 resim gönderdiler ve bu resimler yarışmadaki 100’e yakın resim arasındaki en yüksek sırlamayı aldılar.
harika bir site evren üstün ve güçlü olan Allahın yaratma sanatının bir örneği