Martı Bulutsusu’nun Kanatları

Görüntüdeki kırmızı ton iyonlaşmış hidrojenin varlığına bir işarettir. Daha resmi olarak IC 2177 olarak bilinen Martı Bulutsusu, kuş-benzeri yapısı ile üç büyük gaz bulutundan — Sharpless 2-292 baş kısmını oluşturur, bu yeni görüntü Sharpless 2-296’nın bir kısmını oluşturmaktadır, burası da geniş ‘kanatları’ oluşturur ve Sharpless 2-297 ise küçük ve boğumlu bir bölge olarak martının sağ kanadını oluşturmaktadır — oluşan karmaşık bir nesnedir. (ESO)

ESO teleskoplarıyla alınan bu yeni görüntüde Martı Bulutsusu adı verilen parlak gaz ve toz bulutunun bir kısmı görünüyor. Bu incecik kırmızı bulutlar göksel kuşun ‘kanatların’ bir kısmını oluşturuyor ve bu görüntü parlak yıldızların arasında dalgalanarak şaşırtıcı karanlık ve aydınlık kırmızı bulutları gözler önüne seriyor. Bu yeni görüntü ESO’nun Şili’deki La Silla Gözlemevi’nde bulunan MPG/ESO 2.2-metre teleskopu üzerindeki Geniş Alan Görüntüleyicisi ile alındı.

Güney gökküresindeki Büyük Köpek ve Tekboynuz takımyıldızları boyunca uzanan Martı Bulutsusu çoğunlukla hidrojen gazından meydana gelen dev bir buluttur. Gökbilimcilerin HII bölgesi dedikleri bir örnektir. Bu buluların içerisindeki sıcak yeni yıldızlar ve onların yoğun mor-ötesi ışınımları çevrelerindeki gazın parlamasına neden oluyor.

IC 2177 olarak bilinen Martı Bulutsusu’nun Sayılaştırılmış Gökyüzü Tarayıcısı ile elde edilmiş görüntüsü. (ESO/Digitized Sky Survey 2. Acknowledgement: Davide De Martin)

Görüntüdeki kırmızı ton iyonlaşmış hidrojenin varlığına bir işarettir [1]. Daha resmi olarak IC 2177 olarak bilinen Martı Bulutsusu, kuş-benzeri yapısı ile üç büyük gaz bulutundan — Sharpless 2-292 (Kozmik Martının Zengin Renkleri) baş kısmını oluşturur,  bu yeni görüntü Sharpless 2-296’nın bir kısmını oluşturmaktadır, burası da geniş ‘kanatları’ oluşturur ve Sharpless 2-297 ise küçük ve boğumlu bir bölge olarak martının sağ kanadını oluşturmaktadır — oluşan karmaşık bir nesnedir [2].

Bu nesnelerin tümü 1950’lerde Amerikan gökbilimci Stewart Sharpless tarafından derlenen 300’ün üzerinde parlak gaz ve toz bulutu içeren Sharpless bulutsu kataloğunda yer almaktadır. Bu kataloğu yayınlamadan önce Sharpless, ABD’deki Şikago yakınlarındaki Yerkes Gözlemevi’nde kendisi ve çalışma arkadaşları ile Samanyolu’nun kıvrımlı, geniş kolları ile bir sarmal gökada olduğunu göstermeye çalıştıkları gözlemsel çalışmalarını yayınladığı bir yüksek lisans öğrencisiydi.

Sarmal gökadalar binlerce HII bölgesi içerebilir, ve bunlar da neredeyse tamamen sarmal kollarda bulunurlar. Martı Bulutsusu Samanyolu’nun sarmal kollarından biri içerisinde yer almaktadır. Ancak bu tüm gökadalar için geçerli değildir; düzensiz gökadalar da HII bölgesi içermekte olup, gökada boyunca yayılmış haldedirler, ve eliptik gökadalarda da durum farklıdır — bu gökadalarda iyonlaşmış hidrojen bölgesi bulunmamaktadır.  HII bölgelerinin varlığı bir gökada içerisinde halen devam eden yıldız oluşumunu göstermektedir.

Sharpless 2-296’nın bu görüntüsü ESO’nun Şili’deki La Silla Gözlemevi’nde bulunan MPG/ESO 2.2-metre teleskopu üzerindeki büyük kamera Geniş Alan Görüntüleyicisi (WFI) ile alınmıştır. İç kısımlarında sıcak yıldız oluşumunun şiddetli bir şekilde devam ettiği bulutsunun sadece küçük bir kısmını göstermektedir. Bu kare özellikle parlak yıldızlar tarafından aydınlatılan Sharpless 2-296’yı göstermektedir — bölge boyunca dağılmış birçok yıldız bulunmaktadır, görüntülerdeki tüm bölgenin en parlak yıldızı olan martının ‘gözü’ de burada yer almaktadır.

Gökyüzündeki bu bölgenin geniş alan görüntüleri ilginç gökbilimsel nesnelerin bir karışımını içermektedir. Bulutsu içerisindeki genç, parlak yıldızlar Büyük Köpek takımyıldızında bulunan parlak yıldızlar ve kümelerden oluşan yakın yıldız oluşum bölgesi CMa R1’in bir kısmını meydana getiriyor. Ayrıca Martı Bulutsusu’na yakın bir yerde ESO’nun 50. Kuruluş Yılında — VLT Gezisi İçin Tweetleyin! yarışmasının (eso1238a) kazananı Brigette Bailleul’un yardımıyla 5 Ekim 2012 günü ESO’nun Çok Büyük Teleskopu (VLT) ile görüntülenen Thor’un Miğferi Bulutsusu bulunmaktadır.

Notlar

[1] Gökbilimciler HII terimini iyonlaşmış hidrojen için ve HI terimini de atomik hidrojen için kullanırlar. Bir hidrojen atomu bir protona bağlı bir elektrondan oluşur, ancak bir iyonlaşmış gazdaki atomlar pozitif iyonlara ve serbestçe dolaşan elektronlara ayrılmıştır, bu durumda ise sadece tekil protonlar bulunmaktadır.

[2] Bu nesneler resmi olarak sırasıyla Sh 2-292, Sh 2-296, ve Sh 2-297 şeklinde isimlendirilirler.

ESO Türkiye (Arif Solmaz-Çağ Üniversitesi Uzay Gözlem ve Araştırma Merkezi, Mersin)

Önerilir...

Düşünceniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.