Kozmik boşlukta sarmal yapıda yeni bir dev galaktik tür keşfedildi. Samanyolu’nu gölgede bırakacak kadar büyük olan sarmal gökadalar “süper sarmal” olarak adlandırılır.
Süper sarmallar, tipik uzun sarmal gökadaları taklit ederek düz bir görünüm sergiler. Ancak NASA verileri ile yapılan çalışmayla bunların gerçekte sarmal devler olduğu ortaya çıkarıldı. Bununla birlikte süper sarmal devlerin nasıl evrimleştiği gizemini korumaktadır.
Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü’nden astrofizikçi Patrick Ogle: “Bildiğimiz sarmalların içinde en büyük, en parlak ve en kütleli, bilinmeyen yeni bir sınıf belirledik. Bir zooloğun Dünya’daki en büyük kara hayvanı tanımında yer alan filden çok daha büyük bir hayvan keşfetmesi gibi şaşkınlık içindeyiz” diyor.
Araştırma ekibi ellerindeki 100 milyondan fazla gökada verisini içeren arşivi tararken tesadüfen süper sarmalları fark etti. NASA/IPAC Çok Büyük Gökada Veri Tabanı olan NED (Extragalactic Database), uzayda görev yapan Gökada Evrimi Tarayıcısı (Galaxy Evolution Explorer), Sloan Sayısallaştırılmış Gökyüzü Araması (Sloan Dijital Sky Survey), Spitzer ve WISE gibi teleskopların çeşitli dalga boylarında üretilen dev arşividir. Bu arşivin kullanılması bunun gibi birçok keşfin de habercisi olabilir.
Ekip üyesi George Helou: “İlginç olan süper sarmalların aynı bölgeyi gözleyen çeşitli kaynakların verilerinin birleştirilmesi sonucu görülmesidir. NED içinde daha fazla gizli cisim olabilir, bize düşen bunları gün yüzüne çıkarmak”.
Veri tabanındaki yaklaşık 800.000 gökadadan Dünya’dan sadece 3,5 milyar ışık yılı uzaktaki en parlak 53 tanesi sarmal değil eliptik şekle sahiptir. Bunların arasındaki en kısa mesafe, 1,2 milyar ışık yılıdır. Bu uzaklık tahminleri gökadaların çarpıcı bazı özelliklerini ortaya çıkardı.
Süper sarmallar 8 ile 14 Samanyolu parlaklığında olabilir. Keşfedilen canavar 10 Samanyolu kütlesindedir. Parlak diskleri 440.000 ışık yılı uzunluğa sahiptir. Buna karşılık Samanyolu diski 100.000 ışık yılı uzunluktadır. Süper sarmallar aynı zamanda yeni yıldız üreten fabrikalardır ve bu nedenle morötesi ve orta-kızılötesi ışıkta parlarlar. Bunlardaki yıldız oluşum miktarı Samanyolu’ndakinin % 30 fazlasıdır.
Eldeki astrofizik kuramına göre sarmal gökadalar bu boyutlarda yıldız üretmesi sınırlıdır ve bu kadar yıldız üretmemelidir. Sarmal gökadaların kütle çekimi kozmik uzaydaki soğuk gazı kendilerine çekmesine ve büyümelerine yol açar. Paldır küldür gökadaya dalan gaz ısınırken yıldız oluşturması için ısınan gaz diskini de soğutur. Tıpkı kaynayan suya soğuk su dökmek gibi. İşte bu modelin süper sarmallarda nasıl işlediği bilinmiyor.
Süper sarmalların potansiyel kökenini araştıran Ogle ve ekibi 53 gökadanın dördünün çekirdeğinin sanılanın tersine ikili değil tek olduğunu gösterdi. Çift sarılı yumurta tavada kızarırken birleşmeleri ve tek çekirdekmiş görünmeleri gibi sahte bir izlenim içinde olabilirler. Genelde sarmal devler eliptik gökadayla sarmal gökadanın birleşmesiyle oluşur. Buna karşılık modeller birleşen gaz zengini gökadalar daha büyük bir yuva arıyormuş izlenimi vermektedir.
“Süper sarmallar dev gökadaların nasıl oluştuğu ve geliştiği yönündeki fikirlerimizi değiştirebilir. Yeni bir şey keşfettik ama hepsi bu. Daha öğrenecek çok şey var” diyor Ogle.