Burada görülen türden açık yıldız kümeleri sadece sevimli fotoğraf nesneleri olarak algılanmamalıdır. Yıldızların çoğu bu kümelerde oluşmaktadır, bu nedenle yıldız kümeleri gözlenerek yıldızların evrimi ve ölümleri araştırılmaktadır. ESO’nun La Silla Gözlemevi’ndeki Geniş Alan Görüntüleyicisi (WFI) ile gözlenen buradaki küme IC 4651 olarak bilinmektedir ve burada doğan yıldızlar artık geniş ölçüde kendilerine özel davranışlar sergilemektedirler.
Bu yeni ESO görüntüsündeki serbest yıldız noktaları IC 4651 açık yıldız kümesi olup, Samanyolu içerisindeki Sunak takımyıldızı doğrultusunda ve yaklaşık 3000 ışık-yılı uzaklıkta yer almaktadır. Küme ortalama 1.7 milyar yıl yaşındadır — küme standartlarına göre orta yaşlıdır. IC 4651 Ant dağlarının yüksek kuru yerleşkelerindeki gözlem tesislerine öncülük eden Solon Bailey tarafından keşfedilmiş olup, 1896 yılında Danimarka-İrlanda’lı gökbilimci John Louis Emil Dreyer tarafından kataloglanmıştır.
Samanyolu’nda bin taneden fazla açık küme olduğu biliniyor ve bunların çoğu da derinlemesine araştırılmış durumda. Bunun gibi yıldız kümelerinin gözlemleri Samanyolu’ndaki ve bu kümelerdeki tekil yıldızların da oluşum ve evrimleri hakkındaki bilgilerimizi daha öteye taşıdı.Ayrıca gökbilimcilerin yıldızların nasıl evrimleştiklerini tahmin eden modellerini de test etme imkanı veriyor.
IC 4651’deki yıldızların tümü aşağı yukarı aynı zamanda aynı gaz bulutundan meydana gelmişlerdir [1]. Bu kardeş yıldızlar birbirlerine kütleçekimleri ve aralarındaki gaz nedeniyle oldukça zayıf bir şekilde bağlıdırlar. Küme içindeki yıldızlar civardaki gökadalarda bulunan gaz bulutlarındaki diğer kümelerle etkileştikçe, ve yıldızlar arasındaki gaz ya yıldız oluşumunda kullanıldığında ya da kümeden dışarıya atıldığında, kümenin yapısı değişmeye başlar. Sonunda, kümede kütle o kadar azalır ki, artık yıldızlar da kümeden dağılmaya başlar. IC 4651’in son gözlemleri kümenin Güneş’in 630 katı kadar bir kütleye sahip olduğunu göstermiş olsa da [2] başlangıçta Güneş’ten 5300 kat toplam kütle ile birlikte en az 8300 yıldıza ev sahipliği yaptığı düşünülmektedir.
Küme görece yaşlı olduğundan, bu kütle kaybının bir kısmı kümede bulunan en büyük kütleli yıldızların çoktan yaşamlarının sonuna ulaşarak süpernova şeklinde patlamaları nedeniyle gerçekleşecektir. Bununla birlikte, kayıp yıldızların çoğu ölmemiş, fakat kümeyi terk etmiştir. Dev bir gaz bulutundan geçerken ya da bir komşu küme ile olan karşılaşma sonucunda kümeden atılırlar, ya da basitçe uzaklara sürüklenirler.
Bu kayıp yıldızların bir kısmı, çok uzakta da olsa, halen kütleçekimsel olarak kümeye bağlı olabilir. Geride kalan kayıp yıldızlar diğerlerine katılarak kümeden göç etmiş, ya da yoğun Samanyolu’nun başka bir yerine yerleşmiş olabilirler. Güneş’te muhtemelen bir zamanlar IC 4651 gibi bir kümenin üyesiydi, ta ki o ve diğer kardeşleri zamanla ayrılarak Samanyolu boyunca dağılana dek.
Bu görüntü Geniş Alan Görüntüleyicisi ile alınmıştır. Bu kamera kalıcı olarak La Silla Gözlemevi’ndeki MPG/ESO 2.2-metre teleskopuna bağlanmıştır. Toplamda 67 milyon pikselden oluşan ve – tek seferde – dolunay büyüklüğünde alanları gözleyebilen çok sayıda CCD algılayıcıdan oluşmaktadır. Aygıt görünür ışıktan kırmızı-ötesine kadar 40’tan fazla filtre ile gözlem imkanı sunmaktadır. Bu görüntü için sadece üç adet filtre kullanılmıştır.
Notlar
[1] Burada görüntülenen yıldızların çoğu IC 4651’e ait olsa da, görüntüdeki parlak yıldızların çoğu aslında küme ile bizim aramızda yer almakta olup, sönük olanlar ise bize daha uzak olanlardır.
[2] Bu miktar aslında daha önce küçük bölgeleri tarayan çalışmalarda öne çıkarılanlardan çok daha fazladır, dolayısıyla kümenin merkezinden uzaktaki çoğu yıldız yok sayılmıştır.
ESO-Türkiye (Arif Solmaz, Çağ Üniversitesi, Mersin)