Yaklaşık 10 yıl önce Chandra X-ışını Gözlemevi yakın gökadalardan Heykeltraş’ın ortasındaki gökadayı gaz yutarken yakalamıştı. Şimdi de Nükleer Spektroskopik Teleskop Dizisi (NuSTAR) uzun süredir uykuda olan karadelikten yüksek enerjili X-ışınları algıladı.
John Hopkins Üniversitesi ve NASA’nın Goddard Uzay Uçuş Merkezi bilimcisi Bret Lehmer: “Sonuçlar son 10 yıldır uykuda olan karadeliğin uyanmaya başladığını gösteriyor. Eğer karadelik gerçekten uyandıysa önümüzdeki birkaç yıl onu izlemeyi ümit ediyoruz” diyor.
Uyuyan karadelik yaklaşık 5 milyon güneş kütlesindedir. Karadelik, diğer adı NGC 253 olan aktif yıldız oluşumunun gerçekleştiği, yıldızlarla doplup taşan Heykeltraş Gökadası’nın merkezindedir. 13 milyon ışık yılı uzaklıktaki gökada, yıldızlarla dolup taşan gökadalar içinde Samanyolu’na en yakın olanıdır.
Samanyolu, Heykeltraş’a göre çok sessiz bir gökadadır. Ona göre çok daha az sayıda yıldız üretir ve merkezindeki 4 milyon güneş kütlesindeki karadelik daha uysal ve küçüktür.
Goddard ekibinden Ann Hornschemeier: “Karadelikler kendilerini çevreleyen disklerle beslenir. Yakıt tükendiğinde dinlenirler. NGC 253’deki dev karadelik yıldız oluşum patlamalarının arasında uyuması biraz sıradışı” diyor.
Bu verilerle gökbilimciler gökadaların zamanla nasıl büyüdüğünü öğreniyor. Gökbilimciler neredeyse tüm gökadaların kalplerinde böylesi bir canavarın yattığını düşünüyor. Bu büyük karadeliklerin çevrelerinde oluşan patlamalar, gökadalarda yeni yıldızların oluşumu için gerekli enerjiyi sağladığı düşünülüyor. Heykeltraş Gökadası’nda da aynı durumun geçerli olup olmadığını gökbilimciler henüz bilmiyor.
NASA’nın Jet İticileri Laboratuarı’ndan Daniel Stern: “Uzak gökadalardaki karadeliklerin büyümesi ile yıldız oluşumları birbirine paraleldir. Buradaki durum şaşırtıcı olsa da elimizde bu olayları gözleyen ve birbirini tamamlayan iki X-ışını teleskopu bulunuyor” diyor.
Chandra X-ışını Teleskopu 2003 yılında Heykeltraş Gökadası’nın merkezinde süper kütleli karadelik olduğunu keşfetmişti. Bu karadeliğe maddenin sarmal yollar izleyerek düştüğünü Chandra ve NuSTAR Teleskopları ile görebilirsiniz. Madde bu sırada 10 milyonlarca dereceye kadar ısınacağı için X-ışını yaymaya başlar.
Chandra ve NuSTAR bölgeyi 2012 yılının Eylül ve Kasım aylarında tekrar izledi. Ancak karadelik kaynaklı yüksek enerjili X-ışınları tespit edilmedi. NuSTAR Haziran 2012’de göreve başlamıştı.
Başka bir ifadeyle karadelik uykuya dalmış görünüyordu. Başka bir olasılık ise aslında karadeliğin uyumadığını ama Chandra’nın gelen X-ışınlarını farklı bir kaynaktan geliyormuş gibi algılaması olabilir. Her iki teleskopun elde edeceği veriler bu bilmeceyi çözebilir.
NASA Genel Merkezi’nden NuSTAR Programı yöneticisi Lou Kaluzienski: “Chandra ve NuSTAR’ın birleştirilmiş verileri bu tür sorulara yanıt verecek kadar güçlüdür. Şimdi hikâyenin tüm taraflarını ele alabiliriz” diyor.
Gözlemler neticesinde araştırmacılar bir “ultra parlak X-ışını kaynağı” ya da bir ULX ile ifade edilebilecek mümkün olduğunca küçük ve ışıl ışıl bir cisim saptadılar. ULX’ler eşi olan yıldızdan madde çalan karadeliklerden yayılır. Bu yıldız kütleli karadelikler sönük ve eşi olan yıldızı yavaş yavaş öldürürken onun parlamasına neden olur. Gökbilimciler ULX’lerin büyüklüğünü, kökenini ve fiziğini anlamaya çalışıyor.
“Bu yıldız kütleli karadelikler gökadanın merkezinde yakın bölgelerde rastgele dağılmışlardır. Bunlar yıldız oluşumlarının yoğun olduğu yerlerde daha sık görülürler” diyor Hornschemeier.
Heykeltıraş’ın tüm bu karmaşa içinde uyuyan devi önümüzdeki birkaç yıl içinde uyanırsa Chandra ve NuSTAR tarafından izleniyor olacak. Ekip dönemsel olarak sistemi izlemeyi planlıyor.