Profesyonel bir fotoğrafçının çektiği fotoğrafları birleştirerek elde ettiği derin boyutlu bir görüntü gibi, gökbilimcilerde insanlığın şimdiye kadar gördüğü en güzel ve en derin görüntüyü elde etti. XDF yöntemiyle elde edilen derin alan fotoğrafı, Hubble Uzay Teleskopu’nun son 10 yılda çektiği fotoğrafların birleştirilmesiyle elde edildi. Görüntü gökyüzünde Dolunay büyüklüğüne göre çok küçük bir alanı kaplıyor. Alan Ocak (Fornax) takımyıldızı yönündedir. Uzun çalışma saatlerinin ardından ortaya çıkan bu çalışma hem yakın hem de uzaktaki binlerce gökadayı göstererek şimdiye kadar üretilmiş en derin uzay fotoğrafı elde edildi. Hubble’ın kızılötesi kamerası çok uzaktaki sönük gökadalara kadar ulaştı. Bu küçük alanda bile yaklaşık 5500 gökada bulunuyor. Bu sönük gökadaların parlaklığı insan gözünün algıladığı ışığın on milyarda biri kadar parlaktır.
Görüntüde Samanyolu ve Andromeda’nın şekline benzeyen, yıldız oluşumlarını bitirmiş büyük ancak bulanık kırmızı renkte sarmal gökadalar görülüyor.
Bu kırmızı gökadalar arasında çarpışma kalıntılarının izine de rastlanmıştır. Günümüz gökadaları bu fidan gibi küçük ve uzak gökadaların birleşmesiyle oluştu.
Hubble bu alanı, son 10 yılda 2 milyon saniye süreyle ve toplamda 50 günlük süreyle izledi. Hubble’ın yeni nesil kamerası olan Geniş Alan Kamerası-3 ile de 2000’den fazla fotoğraf çekilerek XDF ile birleştirildi.
Santa Cruz Kaliforniya Üniversitesi’nden Hubble Derin Alan 2009 Programı (HUDF09) yöneticisi Garth Illingworth: “XDF şimdiye kadar gördüğümüz en uzak, küçük gökadaları da ortaya çıkaran derin uzay görüntüsünü elde etti. Bu da bizim çok daha fazla geçmiş zamanı çalışmamıza olanak sağlıyor” diyor.
13,7 milyar yıl yaşındaki evrenin 13,2 milyar yaşındayken oluşan bu gökadalar XDF yöntemiyle ortaya çıkarıldı. Erken evrende Güneş’ten olağanüstü büyük ve parlak olan dev mavi yıldızların patlamasıyla gökadalar daha fazla yıldız üretmeye başladı. XDF bir anlamda bizi geçmişte bir yolculuğa çıkarıyor.
1990 yılında göreve başlayan Hubble, evrenin yarı yaşına kadar yani 7 milyar ışık yılı uzaklığa kadar olan nesneleri gözleyebiliyordu. Yer teleskoplarıyla böylesi bir uzaklığa ulaşmak ise mümkün değildi.
Yakın gelecekte uzayda göreve Hubble’ın yerine başlayacak olan James Webb Teleskopu (JWST) ile de evren sadece birkaç yüz milyon yaşındayken oluşmuş oldukça sönük gökadaları görebileceğiz. Evrenin genişlemesi nedeniyle bu gökadalardan gelen ışık çok daha fazla kırmızıya kayar ve görülmeleri zorlaşır. JWST’nin üstün kızılötesi görüş yeteneği bu zorluğun üstesinden gelebilecektir.