Gökbilimciler gökadalardaki karanlık maddeler arasında bir bağlantı olduğunu ortaya çıkardı. Görünür yıldızlar ve gaz gökadaların kütle hesapları için bu keşif önemli olabilir.
Evrenin yalnızca %4’ünün bildik maddeden oluştuğu düşünülüyor. Gökadalardaki yıldızları bir arada tutan görünmez karanlık maddenin varlığının kanıtlanması çok zordur.
Uluslararası bir gökbilimci ekibi karanlık madde ile bilinen madde arasındaki etkileşimin daha karmaşık olabileceğini, yıldızların gökadalar içindeki hareketlerinin, gökadaların ağırlıklarında değişiklik yapabileceğini ortaya çıkardı.
Bonn ve Strasbourg Üniversitesi’nden Dr. Benoit Famaey, karanlık maddenin bilinen madde içine dağıldığını belirterek, maddelerin arasındaki kütle çekimini karanlık maddenin sağladığını söylüyor.
İskoç Üniversitesi Fizik Bölümü’nden Dr. Hongsheng Zhao ortaya çıkan verilerin sonucunda ilginç bir yapı görünümü ile karşı karşıya kaldıklarını söylüyor. Karşılaşılan bu ilginç durum bir hayvanat bahçesinde bütün hayvanları tüm yaşlarına göre bulmaya benzer. Kütle çekimi kuvveti dışındaki beşinci bir kuvvet karanlık maddeye etki ettiği ve yaşları, boyutları, şekilleri ne olursa olsun tüm gökadalarda aynı izle karşılaşıldığını belirtiyor.
Bu kuvvet evrenin genişleme hızından sorumlu olan karanlık enerjiyi ortaya çıkarabilir. 1687 yılında Isaac Newton tarafından geliştirilen kütle çekimi yasası, daha sonra 1916’da Albert Einstein tarafından düzeltildi. Einstein denklemlerine bir sabit değer eklenip eklenmemesi gerektiğini çok düşündü, ancak bu düşüncesinden bir süre sonra vazgeçti. Günümüzde bu denklemlere karanlık enerjinin eklenmesi gerektiği ortaya çıktı.
Dr. Famaey’e göre, kütle çekimi yasasına, görünür madde içine dağılan karanlık maddenin etkili olması nedeniyle bu değerin eklenmesi gerektiği ortaya çıkıyor.
Görünüşe göre evrenin genişlemesiyle ilgili yeni araştırmalar doğru bilinen bilimsel yasaların değişmesine neden olabilecek. Buradaki anahtar gökada yapılarının incelenmesi olacaktır.
Kaynak: Science Daily