Mars ile Jüpiter arasındaki asteroit kuşağının en büyük cismi Ceres’in yüzey özellikleri ile iç yapısının evrimi arasında bilinenden daha yakın ilişki var. Özellikle çukur zincirleri ve Ceres’te yaygın olan ikincil kraterlerin özellikleri bu çalışmaya konu oldu.
Veriler, Ceres yüzeyinin altındaki malzemenin yüz milyonlarca yıl önce dışa doğru itilmesi sonucunda yüzeyde çatlamalara neden olduğunu gösteriyor.
NASA’nın Jet İticileri Laboratuvarından Dawn (Şafak) görevi araştırmacılarından Jennifer Scully: “Ceres’in yüzeyinin altındaki madde yukarı doğru hareket ettiğinde dış katmanın bazı kısımları koptu ve kırıklar oluştu” diyor.
Ceres’in yüzey altından yükselen malzeme cüce gezegenin nasıl değiştiğini göstermektedir. Çalışma ile çarpma kraterlerinin dışında yaklaşık bir kilometre uzunluğa sahip 2000’den fazla doğrusal hat tespit edildi. Bu hatları inceleyen araştırmacılar hatların iki türde olduğunu belirledi. En yaygın tür ikincil krater zincirleri yani çarpma krateri nedeniyle dışarı atılan maddenin oluşturduğu çukurlardı. Diğeri yani çukur zincirleri ise yeraltı kırıklarının yüzey göstergeleridir.
Çukur zincirleri Ceres’in iç evrimi hakkında önemli bilgiler vermektedir. Scully, çalışmanın en zor olan kısmının ikincil krater zincirleri ile çukur zincirlerini ayırmak olduğunu söylüyor. Buna karşılık ayrım ayrıntılı çalışmayla yapılabilir. Örneğin ikincil kraterler düzensiz çukur zincirlerine göre daha yuvarlaktır. Dahası, çukur zincirlerinin kenarları zor görülürken ikincil kraterlerin kenarlarında genelde duvar bulunur.
Çukur zincirleri Ceres yüzeyi boyunca eşit dağılmamıştır. Bu da küresel yeraltı okyanusunun donması sonucunda tüm yüzeyde kırık oluşması senaryosunu çürütür. Çatlakların bir kısmının çarpma nedeniyle oluştuğunu söylemek de olanaklı değildir, çünkü Ceres’te böyle bir ölçekte kırılmayı gösteren miktarda delil bulunmuyor. Araştırmacılara göre en olası açıklama yükselen maddenin bir bölümünün çukur zincirlerine neden olmasıdır. Malzeme kendini çevreleyen maddeden daha az yoğun olduğundan yukarı doğru akmış olabilir.
Araştırmacılar aynı konunun başka ekiplerce de ele alınmasını ve başka modellerle denenmesini bekliyor. Ancak bu durumda Ceres’de neler olup bittiği gün yüzüne çıkabilir.