Büyük Yıldızların Oluştuğu Kümenin Keşfi

Spitzer Uzay Teleskobuyla görüntülenen BYF-73 bulutsusu. Sağ tarafa yönelmiş sarımsı demetler büyük genç mavi yıldızlar tarafından ısıtılan gaz artıklarıdır. Geniş alana yayılan soğuk gaz çökerek soldaki parlak yıldızların çevresinde büyük bir küme oluşturmuştur. (NASA/JPL-Caltech)

Uluslararası bir ekip, Avustralya’daki bir radyo teleskobu kullanarak kendi üzerine çökme sürecinde bulunan kozmik toz bulutu içinde bir gaz bulutunu keşfetti. Bu keşif gökbilimin bir başka sırrının yanıt bulmasına yardımcı olabilir: Büyük yıldızlar nasıl oluşur?

Florida Üniversitesi’nden Dr. Barnes, güneş benzeri yıldızların gaz ve toz bulutlarından oluştuğunun bilindiğini ancak büyük yıldızların oluşum sürecinin tam olarak anlaşılamadığını belirtiyor.

“Gökbilimciler hala büyük yıldızların oluşum sürecini tartışıyorlar. Evrende ender görülen büyük yıldızlar, tüm yıldızların yüzde birkaçını oluştururlar. Bu yıldızlar çökmesiyle çok sayıda yıldız oluşur. Bu bulutların birleşerek büyük bir yıldız oluşturmaları olası değildir.”

Bundan dolayı da büyük yıldızların oluştuğu bölgeler fazla değildir. Çoğu 1000 ışık yılından daha uzakta olduklarından gözlenmeleri de kolay olmamaktadır.

Avustralya’da bulunan 22 m çapında çanağa sahip CSIRO-Mopra radyo teleskobuyla 3 ışık yılından daha büyük bir alan kaplayan gaz ve toz bulutunun içinde çöken bir yapı keşfi yapıldı. Keşfe neden olan kümenin yeni yıldızlar oluşturduğu düşünülüyor.

Anglo-Avustralya Gözlemevi’nden Dr. Stuart Ryder, keşfin 200 gaz bulutundan fazla kümenin incelenmesi sırasında gerçekleştiğini belirtiyor. “Bunun gibi büyük bulutlarla yıldız kümesi oluşum kuramlarını test edebiliriz.”

Keşfedilen gaz bulutu 8000 ışık yılı uzağımızda yer alan ve güney yarımküreden görülebilen Karina takımyıldızında yer alıyor. Bulut BYF73 olarak kodlanmış bulunuyor.

Radyo teleskoplarının keşfi gaz bulutunda iki farklı moleküle rastlanmasıyla gerçekleşti (HCO ve H13CO). Özellikle HCO moleküllerinden alınan tayf çizgileri gazın hızla ve sıcak olarak çöktüğünü göstermiştir.

CSIRO Astronomi ve Uzay Bilimleri’ndeki Mopra Bilimsel Araştırma’dan Dr. Kate Brooks, Mopra teleskoplarının üstünlüğü sayesinde bu gaz bulutunun karmaşık kimyasının ortaya çıktığını söylüyor.

“Mopra genellikle böylesi büyük ve uluslararası projelerde kullanılır.”

CSIRO teleskop gözlemleri Atacama Milimetrealtı Teleskop Deneyleri ile de doğrulandı.

Araştırma ekibi, buluttaki gaz yoğunluğundaki azalmanın bilinen en yüksek değerlerde gerçekleştiğini belirledi. Buna göre bulut her yıl güneş kütlesinin yüzde üçü oranında gaz kaybına uğruyor.

3.9 metrelik Anglo-Avustralya teleskobu kullanılarak yapılan kızılötesi gözlemlerle şimdiden bulutun merkezinde büyük genç yıldızların oluştuğu da gözlendi.

Bulutu kızılötesiyle gözleyen Spitzer ve MSX uzay araçları da yıldız oluşumunun belirginleştiğini ortaya çıkarmıştı.

Kaynak: Science Daily

Önerilir...

Düşünceniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.