Gösteriliyor: 41 - 45 of 45 Sonuçlar

Doğrudan Gözlemle Gezegen Tayfı Oluşturuldu

Güneş Sistemindeki yapıya benzeyen ve üç gezegeni olan bir sistem hedeflenerek doğrudan gözlem için bir tayf çizelgesi elde edildi. Gezegenlerin oluşumuyla ilgili kuramların test edilmesinde ötegezegen keşifleri kadar bu gezegenlerin yapıları da önem kazanıyor. Söz konusu tayf çizgilerine bakılarak gezegendeki kimyasal elementler tespit edilebilir. Çünkü bu tayf çizgileri maddenin kimyasal parmak izini vermektedir. Aynı zamanda bu çalışma ile evrende başka yaşamlar için önemli bir adım da atılmış oldu. Çalışma ESO’nun Çok Büyük Teleskobu (Very Large Telescope-VLT) ile yapıldı.

Bir Güneş’in Sonunu İzlerken

Dünya’dan 550 ışık yılı uzaklıktaki güneş benzeri bir yıldız ölümünden önceki son yıllarını yaşıyor. Chi Cygni adlı kızıl dev yıldızın boyutları Mars’ı içine alacak şekilde büyüdü. Yıldız zonklamalar yaptığından alınan görüntülerde bu hareketlilik göze çarptı.

Paris Gözlemevi’nden Sylvestre Lacour Güneş’in 5 milyar yıl sonunda yaşayacağını gördüğümüzü vurguluyor. Chi Cygni her 408 günde bir zonklamaya uğruyor. Yıldızın büyüklüğü 480 milyon km ile 780 milyon km arasında değişiyor. Yıldız en büyük boyutuna ulaştığında ise bizim Asteorid kuşağını yutacak bölgeye kadar büyüyor.

Alkor’un Çifti Bulundu

Büyükayı takımyıldızında çıplak gözle görünmeyen ve Alkor yıldızına eşlik bir yıldız olduğu keşfedildi. Keşfe göre Alkor’un eşi bir kırmızı cüce. Alkor iki Güneş kütleli olan genç bir yıldızdır. Büyük olmasından dolayı da ömrü daha kısadır. Ancak oldukça parlaktır. Büyükayı’daki Alkor ve onun yakınındakiler 500 milyon yıl önce aynı buluttaki maddeden oluşmuştur. Alkor yıldızı , Mizar ile birlikte aynı konumda yer alırlar. Galile’nin arkadaşlarından biri Mizar’ın aslında bir çift yıldı olduğunu keşfetti.

Mizar-Alkor çifti tarihte askerlik mesleği için bir test aracı olarak kullanılmıştır. Günümüzdeki ışık kirliliği nedeniyle bunu algılamak çok güç.

Kütle Çekim ve Kuantum Kuramını Birleştirme Arayışları

Temel fiziğin ulaşabildiği son sınıra bir katkı radyo teleskoplardan geldi. Bilim insanları Güneş’in uzayı ne kadar “eğdiğini” hesaplamayı başardı. Uzay boşluğundaki bu eğriliğin fizik yasaları içinde yer alması aslında Einstein’ın Genel Görelilik Kuramı ile olmuştu. Kuantum Fiziği ile Kütle Çekim Kuramının birleştirilmesi 21. Yüzyıl Fizikçileri’nin büyük amaçlarından biridir. Bu amacı gerçekleştirmenin yolu da Gökbilim’den geçmektedir.

İlk kez 1916’da Albert Einstein bir yıldızın yakıunından geçen ışığın doğrultusunu değiştireceğini dile getirdi.