Küçük Ama Çok Önemliler

Gökbilimciler erken evrendeki cüce gökadalardaki yıldız oluşumu patlamalarını Hubble ile araştırdı.

NASA/ESA Hubble Uzay Teleskopu verileriyle yapılan yeni çalışmada küçük olmasına karşılık cüce gökadaların bol yıldız oluşumları nedeniyle erken evrende oldukça aktif rol aldıklarını ortaya koydu.

derin evren
NASA/ESA Hubble Uzay Teleskopu verileriyle yapılan yeni çalışmada küçük olmasına karşılık cüce gökadaların bol yıldız oluşumları nedeniyle erken evrende oldukça aktif rol aldıklarını ortaya koydu (NASA, ESA, the GOODS Team and M. Giavalisco (STScI/University of Massachusetts)).

Günümüz evrenindeki gökadalarda hâlâ yıldız oluşumları gerçekleşmesine karşılık görülen yıldızların çoğu iki ile altı milyar yıl önce oluşmuştur. Evrenin erken dönemini ele alan bu tür araştırmalarla yıldızların nasıl oluştuğu ve gökadaların günümüze kadar geçirdikleri evrim anlaşılabiliyor.

Hubble’ın Geniş Alan Kamerası-3 (WFC3) verileriyle yapılan yeni çalışmada gökbilimciler erken evrendeki yıldızlarla dolup taşan örnek cüce gökadaları gözledi. Bu yıldızlarla dolup taşan gökadalar normal gökadalara göre çok yüksek oranda yıldız oluşturmaktadır. Önceki çalışmalara göre yıldızlarla dolup taşan gökadaların antik çağda cüce gökada olarak var olduğunu ve zamanla orta ya da büyük kütleli gökadalara dönüştüğünü göstermişti.

Çalışmada kullanılan cüce gökadalar (NASA, ESA, the GOODS Team and M. Giavalisco (STScI/University of Massachusetts)).

Oldukça uzak ve küçük olduklaı için bu gökadaları gözlemek kolay değildir. Gökbilimciler bu nedenle daha yakın ve küçük ya da daha uzak ve büyük gökadaları gözleyebiliyor. Ancak WFC3’ün son derece hassas kızılötesi kamerası ve eşsiz tayfölçeri cüce gökadalar içindeki yıldızlarla dolup taşanları gösterebilecek kalitedir.

Makalenin baş yazarı İsviçre École Polytechnique Fédérale de Lausanne (EPFL)’dan Hakim Atek: “Biz zaten cüce gökadalardaki bol yıldız oluşumlarının erken evrene önemli bir katkı sağladığını düşünüyorduk ve ilk kez bunu ölçebildik. Bu cücelerin erken evrende önemli bir rol oynadığını görüldü” diyor.

EPFL’den Jean-Paul Kneib: “Bu gökadalardaki hızlı yıldız oluşumları gökada kütlesini 150 milyon yıl içinde iki katına çıkarabilir. 1-3 milyar yıl içinde de normal bir gökada büyüklüğüne ulaşırlar” diyerek ekliyor.

Yaklaşık on yıl süren çalışma ile böylece gökadaların kütlesi ile yıldız oluşum hızı arasındaki ilişki kurularak erken evrende neler olup bittiğini anlamaya yardımcı bir fikir oluşturuldu.

Bu bilgi erken evrendeki sır perdesinin aralanmasını sağlayacak anahtarlardan biridir. Birleşme sonucunda görülen süpernovalar, gökadalar arasındaki etkileşim kuvvetleri ya da şok dalgaları gibi bazı tuhaf olayların sonuçlarından biri de gökada gelişimidir. Bu olayların erken evrende nasıl gerçekleştiğini anlamak aynı zamanda evrenin galaktik evrimini de ortaya çıkaracaktır.

Konuyla ilgili filmler:

Çalışma için kullanılan yöntem.

Bol yıldız oluşturan bir cüce gökada benzetimi.

Hubble/ESA

Önerilir...

Düşünceniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.