Gezegen mi Asteroit mi?

Yer teleskopları ve Hubble Uzay Teleskopu’nun gözlemleriyle oluşturulmuş Vesta görüntüsü. Önümüzdeki Temmuz ayında Vesta’ya ulaşacak olan Dawn uzay aracı, cismi daha yakından izlemeye başlayacak. (NASA/JPL-Caltech/UCLA/PSI)

Vesta ilk kez, 29 Mart 1807’de Alman gökbilimci Heinrich Wilhelm Olbers tarafından gökyüzünde iğne deliği kadar ışık yayarken görüldü. 204 yıl sonra NASA’nın Dawn uzay aracı bu nesneye ulaşmaya çalışırken, bilim insanları Vesta’nın hangi sınıfa ait olduğunu tartışıyor.

Gökbilimcilerin çoğuna göre asteroit olan Vesta, Mars ile Jüpiter arasındaki asteroit kuşağında yer alıyor. Buna karşılık 530 km’lik çapıyla Vesta bu alandaki şekilsiz, molozdan olma en büyüğünün çapı 100 km’ye varan asteroitlerden daha büyüktür.

Washington’daki Bear Fight Enstitüsü’nden Tom McCord: “Ben Vesta’yı asteroit sınıfına koymuyorum” diyor ve ekliyor: “Evet, Vesta büyük bir nesne değildir ama asteroitlere göre oldukça gelişmiştir.”

Onu asteroitlerden ayrılan diğer özelliği ise katmanlı olan iç yapısı. McCord, Vesta’nın iç yapısı Dünya, Venüs, Mars gibi gezegenlerle benzerlik gösterdiğini belirtiyor. Tıpkı gezegenler gibi onunda yeterli oranda radyoaktif maddeleri vardı zamanla soğuyarak katmanlar oluşturdu.

McCord ve ekibi 1972 yılında kendi teleskoplarıyla yaptıkları gözlemlerle Vesta’da bazalt olduğuna ilişkin kanıtlar elde etti. Bu bilgi cismin önceden erimiş halde olduğunu gösteriyordu.

Resmi olarak Vesta bir asteroittir. Yani Güneş’in çevresinde dolanan bir gezegen ya da kuyrukluyıldız değildir. Güneş Sistemi içinde 540 000’den fazla asteroit vardır. Dawn ilk hedefi olan Vesta’dan sonra cüce gezegen olan Ceres’e yönelecek. Vesta cüce gezegenliğe de kabul edilmiyor. Çünkü yeterince büyük değildir.

Bilim insanları Vesta’yı “bebek gezegen” olarak tanımlamayı tercih ediyorlar. Çünkü Vesta bu ünvanı hak ettirecek kadar yoğun. Mars, Dünya, Merkür ve Venüs’de yoğun katmanlı özelliğe bebek gezegenlikten geçerek ulaştılar. Ama Vesta için büyüme zamanı çoktan geçti. Büyüyememesinin nedeni Jüpiter’in oluşturduğu tedirginlikler (kütle çekim dalgası) olabilir.

Ufak tefek kayalar Vesta ile çarpışarak parçalandılar. Ancak Vesta hiçbir zaman yapısını ve görüntüsünü bozacak büyük bir nesne ile çarpışmadı. İşte bu nedenle Vesta bozulmadan günümüze kadar kalabilen bir gökcismidir.

Kayalık yüzeyin oluşum şeması.

Los Angeles California Üniversitesi’nden Dawn görevi yöneticisi Christopher Russell: “4,5 milyar yıldır bombardımana uğramış dayanıklı bebek gezegenin yüzeyi onu büyük bir olasılıkla bilinen en eski gezegen yüzeyi yapar. Bu da bize Güneş Sistemi’nin hareketli geçen gençlik dönemleri hakkında bilgi verebilir” diyor.

Dawn ekibi Vesta’nın bu özelliklerini araştırmak için bir plan hazırladı. Araç önümüzdeki Temmuz ayında Vesta’ya ulaştığında cismin güney kutbundaki dev krater güneş ışığını karşıdan alır konumda bulunacak. Bu kraterin incelenmesi gezegen yüzeyinin kuruduktan sonra nasıl değiştiğiyle ilgili ipuçları barındırabilir. Dawn, Vesta’nın yüzey yapısı, topografya ve dokusuna ilişkin yüksek çözünürlükte veriler gönderip birçok ölçüm yapacak. Dawn tüm  hakkında bunları öğrenebilmek için 12 ay boyunca Vesta’nın kütle çekiminden yararlanarak yörünge uçuşu gerçekleştirecek.

NASA’nın Jet İticileri Laboratuarı’ndan Marc Rayman: “Dawn ile Vesta’ya doğru uçarken aynı zamanda en büyük uzay keşfini gerçekleştirmek için de sabırsızlanıyor. Dünya dışında başka bir nesnenin keşfedilmemiş özelliklerini ayrıntılarıyla ortaya çıkarmak oldukça heyecan vericidir” diyor.

NASA Science

Önerilir...

Düşünceniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.