Jüpiter’in markası haline gelmiş Büyük Kırmızı Leke’nin küçülmeye başladığı belirlendi. Lekenin içindeki oval şeklin noktasal boyuta doğru küçüldüğü görüldü. Aslında 1930’lardan bu yana küçülme olduğu söyleniyordu ancak NASA/ESA Hubble Uzay Teleskopu bu küçülmenin her zamankinden daha farklı olduğunu gösterdi.
Jüpiter’deki Büyük Kırmızı Leke atmosferdeki bir çalkantıyla ya da yüksek basınç nedeniyle oluşmuş dev bir fırtınanın varlığını gösteriyor [1]. Sarı, turuncu ve beyaz katmanlarıyla dev gezegenin gözü gibi görünen lekede, saatte yüzlerce kilometre gibi muazzam hıza ulaşan rüzgârlar hâkimdir.
1800’lerden [2] bu yana dikkatle izlenen leke o sıralarda üç Dünya’nın yan yana sıralanacağı kadar geniş olup 41.000 kilometre uzunluğa sahipti. 1979 ve 1980 yıllarında NASA’nın Gezgin (Voyager) görevleri lekenin 23.335 kilometreye kadar küçüldüğünü hesaplamıştı. Hubble yeni görüntüler eşliğinde lekenin küçülmeye devam ettiğini gösterdi.
NASA’nın Goddard Uzay Uçuş Merkezi’nden Amy Simon: “Yeni Hubble gözlemleri lekenin 16.500 kilometre çapına yani, şimdiye kadar ölçülen en küçük çapa ulaştığını gösteriyor” diyor.
2012 yılında başlayan amatör gözlemler lekenin küçülme hızında gözle görülür bir artış olduğunu ortaya koymuştu. Buna göre leke her yıl 1000 kilometre kadar küçülüyordu. Bu küçülmenin nedeni ise henüz bilinmiyor.
“Gözlemlerimize göre fırtınanın içerisindeki küçük girdapları beslediği açıktır. Biz Büyük Kırmızı Lekenin iç dinamiklerinin değişime uğradığını ve bunun da hızında değişime neden olduğunu sanıyoruz” diyor.
Simon ve ekibi şimdi bu küçük girdapların dev fırtınanın momentumunu nasıl etkilediğini anlamaya çalışıyor.
Jüpiter’in bu yeni görüntüsü Hubble’ın Geniş Alan Kamerası 3 ile 21 Nisan 2014 tarihinde alındı.
Notlar
[1]Büyük Kırımızı Leke bir yüksek basınç sonucunda oluşmuş dev bir fırtınadır. Bu leke Jüpiter’in Güney yarımküresinde olup saatin tersi yönde dönmektedir.
[2]Büyük Kırmızı Leke 1800’lerden önce de farkedilmiş ve kayda alınmış olabilir. Bazı gökbilimciler Büyük Kırmızı Leke’nin kalıcı olduğunu sanmıyor. Ancak bu lekenin 1600’lü yıllarda da görüldüğüne ilişkin çeşitli ipuçları bulunuyor.
Asırlardır süren fırtınanın bitişine mi şahit oluyoruz?
Her başlangıcın elbet bir sonu vardır. Bu fırtına da bir gün bitecek.
büyük kırmızı leke bir girdapsa o girdap jüpiter in iç yapısıyla, büyük olasılıkla, bağlantılıdır. bu lekenin küçülmesinden şunu görüyoruz ki gezegende homojenleşme söz konusu. bu girdabın büyük olduğu zamanki dönme hızlarıyla küçüldüğündeki dönme hızlarını karşılaştırmak gerekiyor. küçüldüğünde dönme hızı da azalıyorsa o zaman gezegenin iç yapısında bu girdaba sebep olan etken asimile oluyor demektir. lakin küçüldükçe dönme hızı da artıyorsa o zaman bir yoğunlaşma olduğundan söz edebiliriz.